Aranan: Oyna

  1. Tohum Otizm Vakfı’na Anlamlı Destek

    Otizmde farkındalık yaratabilmek ve otizmli çocukların eğitimlerine destek olabilmek amacıyla Karagümrük Spor Kulübü, oynadığı maçın bilet satışından elde ettiği gelirin tamamını Tohum Otizm Vakfı’na bağışladı.

  2. Çocuklar Artık Oyun Oynamıyor

    Kanada’da yapılan araştırmaya göre, oyun çağı olarak kabul edilen 8-12 yaş grubundaki çocukların üçte ikisi fiziksel aktivite, oyun oynamaya yönelik temel hareket becerileri, bilgi ve motivasyondan yoksun büyüyor.

  3. Babalar Çocuklarıyla Oynamasını Bilmiyor

    İstanbul’da bir vakıf üniversitesinin yaptığı araştırmaya göre babaların büyük çoğunluğu, çocuklarıyla nasıl oyun oynaması gerektiğini bilmiyor. Üstelik eğitim düzeyine göre değişmiyor.

  4. Dış Kuvvetler

    Yeryüzünün aşınma, taşıma ve birikim faaliyetleriyle şekillenmesinde etkin rol oynar. Dış kuvvet ve süreçlerin etkisi, iklim ve topoğrafya gibi koşulların da etkisiyle bölgeden bölgeye göre değişiklik gösterebilir.

  5. Ä°klimin Etkileri

    İklim, canlı yaşamı etkileyen en önemli unsurdur. Ayrıca yeryüzünün şekillenmesinde de önemli bir rol oynar. İklimin etkilerini üç ana başlık altında toplayabiliriz:

  6. Lesson 19 - What spors can you play?

    Lesson 19 - What spors can you play? / Ders 19 - Hangi sporları oynayabilirsin?

  7. Girişimcilik Kültürünün Oluşmasında Motivasyonun Yeri

    Girişimcilerin, girişimcilik ruhunun oluşmasında güdülerin önemli rol oynadığı gerçeği, yönetimde motivasyonun önemini açıkça ortaya koymaktadır. Girişimcilik kültüründe motivasyon, “girişimcilerin birtakım amaçları gerçekleş

  8. Bıyık Balta ve Şehzade Masalı

    Derleyen: Hüsnü YILDIZ. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, cinler cirit oynarken eski hamam içinde bir Padişah varmış. Büyük başın büyük derdi olur derler. Bu padişahın da bir derdi varmış.

  9. Çobanla Köpeği Masalı

    Derleyen: Numan KARTAL. Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, cinler cirit oynarken eski hamam içinde. Vay neler varmış vay neler varmış. Yeller eser, sular çağlarmış.

  10. Fatmacık ile Yusufçuk Masalı

    Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, cinler cirit oynarken eski hamam içinde. Vay neler varmış vay neler varmış. Develer tellallık yapar, pireler davul çalarmış.


  1. Yenimahalle » Özel Oyna Keşfet Yarat Anaokulu

    Yeni Batı Mah. 2386 Cad. No: 38 Yenimahalle / Ankara


  1. (bir Yerde) Cinler Cirit (top) Oynamak

    O yer ıssız olmak. Örn: Åžimdi koca çiftliÄŸin yirmi odasında cinler top oynuyor. -S. F. AbasÄ

  2. (birini) Kukla Gibi Oynatmak

    1) birine her istediğini yaptırmak 2) birinin istediğini yapıyor görünerek onu oyalamak.

  3. (birini) Parmağında Oynatmak

    Her istediğini yaptırmak, kukla gibi kullanmak.

  4. (birinin) EkmeÄŸiyle Oynamak

    Geçim kaynağını tehlikeye düşürmek.

  5. Abartılı Oynamak

    Bir rolü, gerektiğinden aşırı ses ve hareketle oynamak.

  6. Abartılı Oynamak

    Bir rolü aşırı biçimde oynamak. Rolün getirdiği ölçüyü aşmak.

  7. Aç Ayı Oynamaz

    Kendisinden iş beklenilen kimseden emeğinin karşılığı esirgenmemelidir.

  8. Ağır Taş Yerinden Oynamaz

    Ağırbaşlı insan kimsenin oyuncağı olmaz, onu yıpratmaya kimsenin gücü yetmez.

  9. Aklını Oynatmak

    Çıldırmak. Örn: Allah Allah, bu adam gittikçe aklını oynatıyor. -Y. Kemal.

  10. Alıcılara Oynatma

    Sinema Filmlerin kiralama ya da satışını sağlamak amacıyla dağıtımcı ve oynatımcılara ya

  11. Arkasından Zil Takıp Oynamak

    Birinin bir yerden ayrılmasına veya bir işte başarısızlığa uğramasına çok sevinmek.

  12. At Oynatmak

    1) atla hüner göstermek 2) mec. yarışmak. Örn: Ben onunla at oynatamam. 3) mec. bildiği ve is

  13. Büyük Oynamak

    1) çok para koyarak kumar oynamak 2) mec. büyük risk ve beklentilerle bir işe girişmek.

  14. Çalmadan Oynamak

    1) çok keyifli ve sevinçli durumda bulunmak 2) bir işe çok hevesli görünmek.

  15. Çenesi Oynamak

    1) bir ÅŸey yemek. Örn: Yavrum gelinim! Kapının önünden yemiÅŸ mi aldın? Ölmüşlerinin canÄ

  16. Cirit Oynamak

    1) cirit oyununu oynamak. Örn: Bu dallardan kendimize atlar yapar, cirit oynar, yarışa çıkardÄ

  17. Dama Taşı Gibi Oynatmak

    Birini sık sık bir yerden bir yere göndermek veya atamak.

  18. Deneme Oynatımı

    Sinema Yeni çevrilmiş bir filmin izleyici üzerindeki etkisini anlamak üzere gösterimi.

  19. Dil Oynatma

    Devamlı veya nöbet hâlinde fizyolojik olmayan dil hareketleriyle belirgin olan kötü bir alışk

  20. Dünyada İlk Oynanış

    Bir oyunun, bütün dünyada, ilk kez oynanması.

  21. Dünyada İlk Oynatım

    Sinema YoÄŸun bir tanıtı çabasıyla piyasaya sürülmüş bir filmin, dünyanın bir ya da birkaÃ

  22. Ekmekle Oynayanın Ekmeğiyle Oynanır

    İnsanların kazançlarına, rızıklarına engel olanlara bir gün aynı şeyler yapılır.

  23. El Kuklası Oynatıcısı

    El kuklasını oynatan sanatçı.

  24. Eşeği Yoldan Çıkaran Sıpanın Oynaması

    Çocuklarının düzensiz davranışı, anne babayı rahatsız eder.

  25. Fareler Cirit Atmak (oynamak)

    Bir yerde hiç insan bulunmamak, o yer çok ıssız olmak.

  26. Film Oynamak

    Bir film, sinemada gösterilmekte olmak.

  27. Genel Oynatım

    Sinema Bir filmin ilk oynatımdan kısa süre sonra çeşitli sinemalarda aynı zamanda gösterimine

  28. Genel Oynatım Sineması

    Sinema Genellikle yalnız birinci oynatımlar gerçekleştiren sinema.

  29. Gülüp Oynamak (söylemek)

    Neşeli, sevinçli, keyifli, güzel vakit geçirmek.

  30. Habersiz Oynatım

    Sinema Bir filmin izleyicilerdeki tepkisini öğrenmek amacıyla bu filmin bir sinema izlencesine ha

  31. Ä°ki Cambaz Bir Ä°pte Oynamaz

    Kurnazlıkta eşit olan iki kimse birbirlerini aldatamaz.

  32. Ä°kili Oynamak

    1) karşı olan yanlardan hem birini hem öbürünü destekler görünmek 2) at yarışlarında biri

  33. İkinci Oynatım

    Sinema Bir filmin, genel oynatıma girdikten sonra yeniden piyasaya sürülmesi durumu.

  34. İkinci Oynatım Sineması

    Sinema Genellikle her vakit ikinci oynatımı gerçekleştiren sinema sinema sınıflamasında en ge

  35. İlk Oynanım

    Bir oyunun bütün dünyada ilk kez oynandığı gece.

  36. İlk Oynanım

    Bir oyunun seyirci önünde ilk oynanışı.

  37. İlk Oynatım

    Sinema Ön oynatım ile genel oynatım arasında yer alan oynatım.

  38. İlk Oynatım Sineması

    Sinema Genellikle her vakit ilk oynatım yapan sinema sınıflamada ön sırada yer alan sinema.

  39. Ä°n Cin Top Oynamak

    Hiçbir canlı varlık bulunmamak. Örn: Adam inlerle cinlerin top oynadığı yolda mezarlığın

  40. İpli Kukla Oynatıcısı

    İpli kuklaları oynatan sanatçı.

  41. Kafası İle Oynamak

    Takım sporlarında arkadaşlarının durumunu göz önünde tutup en iyi fırsatı değerlendirerek

  42. Kalbi Yerinden Oynamak (fırlamak)

    Yüreği yerinden oynamak. Örn: En hafif bir hareketi kalbimizi yerinden oynatmaya yeterdi. -A. Ş

  43. Kalem Oynatmak

    1) yazı yazmak. Örn: Namık Kemal'in tek başına kalem oynattığı alanlarda başyazarlar, fık

  44. Kamuya Oynatım

    Sinema Herhangi bir filmin kamuya sunulması. Özel oynatım karşıtı.

  45. Kılını (bile) Kıpırdatmamak (oynatmamak)

    Bir olay karşısında ilgisiz kalmak, en küçük bir tepki göstermemek. Örn: Yüzlerce Berlinli

  46. Köşe Kapmaca Oynamak

    Biri başkasına gidip bulamadığı sırada, o da kendisine gelip bulamamak, birbirini arayıp durm

  47. Kukla Oynatıcısı

    Kuklaları oynatan sanatçı. bk. kuklabaz.

  48. Kumar Oynamak

    1) ortaya para koyarak talih oyunu oynamak. Örn: Kazanacağından emin olmadıkça kumar oynamak d

  49. Kumda Oynamak

    Bir fırsat kaçırarak umulanı elde edememek.

  50. Mavi Toynak

    Bazı ırk atların toynaklarında bulunan mavi-siyah renkteki boynuzumsu yapı.

  51. Milim Oynamamak

    1) ölçüsüne tam olarak uygun düşmek 2) hiç kıpırdamamak.

  52. Öksüz Oynaşa Çıkmış, Ay Akşamdan Doğmuş

    Talihsiz kimse bir şeyden yararlanmaya kalkışsa karşısına akla gelmedik engeller çıkar.

  53. Okullarda Oynatım Hakkı

    Sinema Bir filmin yalnız okullarda oynatılmak üzere kiralanmasını sağlayan hak.

  54. Ön Oynayış

    Genel prova ile ilk temsil arasında, deneme niteliğini taşıyan oynanış.

  55. Öncelik (oynatımı)

    Sinema Önemli bir filmin, birinci sınıf bir ya da birkaç sinemada ilk olarak oynatılması böyl

  56. Öncelik (oynatımı) Sineması

    Sinema Öncelik oynatımına ayrılmış sinema.

  57. Önoynatım

    Sinema Öncelik oynatımı ile ilk oynatım arasında yer alan ya da öncelik oynatımı yapılmadı

  58. Önoynatım Eşlemi

    Sinema Önoynatım ya da özel bir oynatım için seçilmiş, üstün nitelikli eşlem.

  59. Önoynatım Sineması

    Sinema Önoynatıma ayrılmış sinema.

  60. Oynama

    Oynanmak üzere yazılan bir yapıtın sahnede tiyatro sanatçıları tarafından oynanması.

  61. Oynama

    Kayaçların bir kırık boyunca yerlerinden oynaması, dizilişlerinin bozulması.

  62. Oynama Belgesi

    Bir güreşçinin resmî karşılaşmalara katılabilmesi için Güreş Birliğince kendisine verile

  63. Oynama Payı

    Dizi üretimle yapılan birçok parçanın birbirine uyabilmesi için bir boyut üzerine konan yanı

  64. Oynamak

    Oyuncunun gerekli ses uygulayımı ve gövde hareketleri ile bir oyun kişisini canlandırması ya d

  65. Oynamak

    Sinema/TV. Oyunluktaki belirli bir kişiyi canlandırmak.

  66. Oynamak

    Oyuncunun çeşitli ses, el, kol, mimik anlatmalariyle bir kişiyi canlandırması ya da göstermesi

  67. Oynamaz Vurgu

    Bulunduğu kelime çekim, bükün gibi herhangi bir değişikliğe uğrasa da kendi yeri değişmiye

  68. Oynanca

    Eylemli gözlem koşulları yaratmak üzere bireylere çeşitli üstlenceler yükleyerek bir toplums

  69. Oynaşına İnanan Avrat, Ersiz Kalır

    Çok önemli işini bir başkasına yaptırabileceğine inanmış olan kişi, beklediği sonucu hiç

  70. OynaÅŸma

    Karakucak ve yağlı güreşde gösteri niteliğindeki güreş.

  71. Oynatım

    Sinema Sinema işleyiminin, filmlerin izleyicilere gösterilmesiyle uğraşan kolu.

  72. Oynatım Hakkı

    Yerli ya da çeviri bir oyunun tiyatroda oynanmasını sağlayan hak.

  73. Oynatım İzni

    Yerli ya da çeviri oyunların tiyatrolarda oynanması için yazarlarından, çevirmenlerinden ya da

  74. Oynatım Saptancası

    Sinema Bazı ülkelerde, sinemaların belirli bir süre içinde oynatmaları zorunlu olan yerli film

  75. Oynatımcı

    Oynatım işiyle uğraşan kimse sinema sahibi.

  76. Oynatmak

    Sinema Bir filmin izleyicilere gösterilmesi işi.

  77. Oynayanlar

    Sinema/TV. Bir film ya da televizyon oyununda rol alanların dizelgesi. Rol dağıtım dizelgesi.

  78. Oyun Oynamak

    1) birini aldatmak, kandırmak. Örn: Üç aydan beri bana mütemadiyen aynı oyunu oynuyorsunuz. -

  79. Özel Oynatım

    Sinema Herhangi bir filmin belirli bir çağrılı topluluğuna gösterilmesi. Kamuya oynatımın ka

  80. Parmağını Bile Kıpırdatmamak (oynatmamak)

    Bir iş için hiçbir davranışta bulunmamak.

  81. Resmi Oynatım

    Sinema Bir filmin resmi makamlarca gösterilmesi, bu makamlarca sunulması.

  82. Rol Oynamak

    1) oyunda rol almak 2) mec. birinin bir işte önemli etkisi olmak. Örn: Bunda ne hocanın bilgisi

  83. Rüzgâr Esemeyince Yaprak Oynamaz (dal Kımıldamaz)

    Her durumu meydana getiren bir etken vardır.

  84. Sakal Oynatmaz

    Ağızda eriyecek kadar olgunlaşmış (yemiş, yiyecek).

  85. Şıkır Şıkır Oynamak

    1) canlı bir biçimde oynamak 2) mec. çok sevinmek.

  86. Son Kozunu (kartını) Oynamak

    Elinde bulunan son imkânı kullanmak. Örn: İlk uzunçaların hazırlıkları başladığında, h

  87. Tandem Oynamak

    Sp. kalecinin önünde savunmak amacıyla duran iki oyuncu paslaşarak oynamak.

  88. Tef Çalsan Oynayacak

    Karmakarışık olan eşyalar için söylenen bir söz.

  89. Toynak

    Toynaklı olan memelilerin parmaklarının uç bölgesinde, ön tarafını korumaya yarayan boynuz m

  90. Toynak

    Toynakları olan memelilerin parmaklarının uç bölgesinde ön tarafını korumaya yarayan boynuz

  91. Toynaklılar

    Yeni sınıflandırmalara göre memeliler (Mammalia) sınıfının, etenliler (Placentalia) bölümÃ

  92. Toynaklılar

    (Ungulata), (Lat. ungulata = toynak) Yeni sınıflandırmalara göre omurgalı hayvanlardan memelile

  93. Tribünlere Oynamak

    İş yapmadığı hâlde kendini iş yapıyor gibi göstermek.

  94. Üç Maymunu Oynamak

    Gördüğü ve duyduğu bir olay hakkında görmemiş, duymamış ve söylememiş olduğunu belirtme

  95. Uzatmaları Oynamak

    1) bir görevde son zamanlarını yaşamak 2) sp. oyunda uzatma dakikalarını oynamak 3) mec. ölme

  96. Vur Patlasın, Çal Oynasın

    Aşırı zevk ve eğlenceyi anlatan bir söz. Örn: Komşu konaklarda vur patlasın çal oynasın s

  97. Yarı Oynar Eklem

    anat. Gergin eklem, tam oynamayan eklem, amfiartrozis.

  98. Yer Yerinden Oynamak

    1) bir iş çok gürültülü, telaşla ve heyecanla yapılmak. Örn: Ertesi gün cenaze kaldırıl

  99. Yerinden Oynama

    Katmanların, içgüçlerin etkisiyle asal durumlarını yitirmesi.

  100. Yerinden Oynama

    Kayaçların, bir kırık ya da kırık boyunca yerinden oynaması.



Mesaj / Bildirim Gönderin