Açık uçlu fon etkinliğinde bulunan yatırım ortaklığı.

Birden çok kiÅŸinin bir araya gelerek yazılı, sözlü ya da örtük anlaÅŸma ile kurduÄŸu ortaklÄ

Tarımsal ürünlerin gümrük vergilerinin kaldırılması ve diğer ürünlerde de vergi indirimle

Üretim faktörlerinin, özellikle de emeğin enuygun kullanımı yoluyla tarımsal verimliliği art

Pazar birliği, topluluk tercihi ve mali dayanışmadan oluşan, ortak tarım politikasının dayand

1. İşletmenin doğrudan veya dolaylı olarak en az % 50 oranında oy hakkına veya en az bu oranda

Bir bölgedeki değişik kültürlerin aynı tarihsel ve toplumsal etkenler altında kazandığı or

anat. Burun concha’larıyla burun bölmesi arasında bulunan ve burun boşluğunun tavanıyla taban

Emlâk piyasasında yatırım yaparak katılımcılarına getiri sağlayan ortaklık ve fonlar.

İki ya da daha çok çokluk için, tüm öteki ortakbölenlerle bölünebilen ortakbölen. Simgesi

İki ya da daha çok sayıdaki niceliğin ortakkatlarının en küçüğü. Simgesi : EKOK

Köprü, baraj, elektrik santrali, karayolu, demiryolu, iletiÅŸim sistemleri ile sivil kullanıma yÃ

Alacak veya alacak haklarının karşılık gösterilerek çıkarılan varlığa dayalı taşınır

Arjantin, Brezilya, Paraguay ve Uruguay'ın 1991 yılında imzaladıkları anlaşmayla oluşturulan

Ãœye ülkeler arasında her türlü iktisadi ve teknik iÅŸbirliÄŸinin saÄŸlanması amacıyla 1983 yÄ

Bütün insan topluluklarının evrimlerinin çok erken bir aşamasında yaşamış oldukları, üre

İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören menkul kıymet yatırım ortaklıklarının hi

Gelir ortaklığı senedi ya da hisse senedi satışıyla özel tasarrufları özendirip bunları ya

Kapalı uçlu fon etkinliğinde bulunan yatırım ortaklığı.

Türkiye'de anonim ÅŸirketlerin, finansman gereksinmelerini karşılamak üzere herhangi bir kâr gÃ

Topluluk dışındaki ülkelere karşı kambiyo kısıtlamaları getirmek, topluluk içinde nitelikl

Ortağı güçlü ve hileci olan kimse ortağının kendisine vereceği işe yaramaz paya razı olma

İki ortak veya taraf arasındaki yakınlığın dayandığı sebep yok olduğunda bu yakınlık da

Guatemala, El Salvador, Honduras, Nikaragua ve Kosta Rika arasında 1960 yılında imzalanıp bir yÄ

Bir ortaklığa katılan kişi. '

Bir ortaklığa katılan kişi. '

Yeniçeri ocağından emekli olan kimse.

Birbirini takip eden iki reaksiyonda, birinci reaksiyonun ürünü, ikinci reaksiyonun substratı ol

İki karşıt dönülü eksiciğin, iki öğecik arasında eşit paylaşılmasından oluşan kimyasa

Toplumsal kalıtımları ortak olan bireylerde bulunduğu ileri sürülen ortak anılar ya da anı i

(Durkheim) Bir toplumda ya da toplumsal kümede oluşan, tek tek bireylerinkinden bütünüyle ayrı

Toplumun ya da bir sınıfın tüm bireylerinin ortak yararı.

TV. Genellikle çok daireli konutlarda, her daire için ayrı ayrı dalgalıklar kurulmasının doğ

TV. Ortak dalgalığın her dairedeki ucunun bağlı olduğu yuva.

Bir toplumsal küme ya da toplum üyelerinin tutum, duygu ve güdü birliğinden doğan ya da doğuy

Araştırmada birincil ilgilenilen değişkenler olmayan ancak, bağımlı değişkeni etkilediğine

Bir dilin lehçe ya da ağızlarından birinin yaygınlaşarak ülkenin ortak dili durumuna gelmiş

Bir ülkede konuşulan lehçe ve ağızlar içinde yaygınlaşarak hâkim duruma geçen, ortak yazı

Türlü diyeleklerin kaynaşmasıyla meydana gelen kamu dili.

Avrupa topluluklarına üye ülkeler dışındaki ülkelerden gelen mallara uygulanan ortak gümrük

Ayrı iki öğeciğin bağ oluşturan dış eksiciklerinin sıfır fırıl nicem sayısı verecek bi

İki atom tarafından ortaklaşa kullanılan elektronlar.

Bir hastalığın birden fazla etken tarafından oluşturulması durumu

Ancak ortak çabalarla erişilebilen erek.

Bir şeyi paylaşmaya razı olmak, katılmaya onay vermek.

Etmenleştirilen bir ölçer bataryasının birden çoğunda var olmakla birlikte hepsinde bulunmaya

Bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşlerin karıları geçinemezler.

İki veya daha çok tüzel kişiliğin özellikle riskli ve yüksek teknoloji gerektiren yatırım p

Sınıflamada bölüm, grup ya da alt grupların hepsinde bulunan görünüm. (Örneğin iki nokta s

Aralarında gümrük birliği gerçekleştiren ülkelerin birlik dışındaki ülkelere uyguladıkla

Tüketimde yarış ve dışarıda tutulamama özelliklerine sahip doğal parklar doğal veya insan y

(Jung) Irksal yaşantılar sonucu oluşan ve bilinçaltında yatan bir imge.

Belirli bir kültürden türemiş olan değişik halk kültürlerindeki ürünler.

Bağlantılı üretim durumunda ortaya çıkan maliyetler.

Ayrı eylemlerin ve eylemsilerin anlamını tamamlayan aynı belirtili nesne: Ali kitabı karaladı,

Birleşik cümlelerde birbirinden farklı kılışları gösteren fiillerin anlamlarını tamamlayan

Bir şeyi paylaşmak veya bir şeye katılmak. Örn: Kadınları hayata ortak olmayan millet öksü

(Allpent): Belirli bir toplum ya da kültürde yaşayan bireylerin çoğunda rastlanan herhangi bir

Çeşitli eylemlerin ve eylemsilerin aynı olan öznesi: Yüzbaşı atına atladı ve kışlaya gitt

Birleşik cümleyi oluşturan esas ve yardımcı cümleler ile bağımlı sıralı cümlelerde aynı

Yakın iktisadi ilişki içinde olan bir grup ülkenin paralarını sabit kurlarla birbirlerine bağ

Gümrük birliğinin daha ileri bir aşaması olup üye ülkeler arasında emek ve sermaye gibi üre

Sinema Avrupa Ekonomik Topluluğu (Ortak Pazar) ülkelerinden birinde, bu ülke uyrukluları arasın

Tarımsal ürünlerin üreticiden tüketiciye ulaştırılması sürecinin hedef fiyat, müdahale fi

Bir toplumsal kümede üyelerden herhangi birinin eylemlerinin sonuçlarına ilişkin olarak toplums

(Durkheim) Toplumsal etkileşmeden doğan ve toplum ya da toplumsal küme üyelerinde benzer duygusa

Malların türü ve kökenine bakılmaksızın ortak bir transit rejimini uygulamaya koyarak aktarma

Birden çok kişinin yarattıkları ve parçalara ayrılabilen ve her parçası başka bir kişinin

Birden çok kişinin katılması ile ortaya konulan parçalara ayrılabilen ve her parça arasında

İki hayvan, iki bitki veya bir hayvan bir bitki arasındaki karşılıklı yararlanmaya dayanan ber

İki diri varlığın, karşılıklı yararlanmaya dayanan birlikte yaşama durumu. (Burada ortaklı

(Yun. syn: ile bionai: yaşamak) İki hayvan, iki bitki ya da bir hayvan ile bir bitki arasındaki k

(Yun. syn: ile bionai: yaşamak) Farklı türlere ait bireylerin bir arada yaşaması. Simbiyont.

İki ya da üç yazarı olan kitaplarda, adı ilk yazılan yazardan sonra gelen yazar ya da yazarlar

Birden çok öznenin meydana getirdiği aynı yüklem: Biri kalemi aldı, öbürü de kitabı Biri g

Birden çok öznesi olan yüklem, birden fazla öznenin baÄŸlı olduÄŸu yüklem: Kız okula baÅŸladÄ

Birleşik cümlelerin, bağımlı sıralı cümlelerin yüklemlerinin ortak zarfı, ortaklaşa zarf:

1. Konaklarda, harem dairesi ile selâmlık dairesi arasındaki kapı. 2. Topkapı sarayının ikinc

Çıkarma ve ırmak taşıtı olarak kullanılan, mavna türünden altı düz bir tekne.

Birden çok nicelik için, bunların her birisinin çarpanı olan nicelik.

Konakçının daha değişmemiş, sindirilmemiş besininden yararlanan konuk yemek ya da sofra arkad

Konakçının daha değişmemiş, sindirilmemiş besininden yararlanan konuk yemek ya da sofra arkad

Ortakçı yaşama durumu yemek ya da sofra arkadaşlığı. (İki veya daha çok varlığın bir ara

Ortakçı yaşama durumu yemek ya da sofra arkadaşlığı. (İki veya daha çok varlığın bir ara

(karşılık: komensalizm), (Lat. cum = çevresinde, Lat. mensa = masa): İki ya da daha çok türü

1. (Aristoteles ve skolastik felsefede) Çeşitli duyu organlarının verilerini birleştiren, başk

Bir eşartanlı dizide dilemsel iki ardışık terim arasındaki kalan.

Birden çok nicelik için, bunlardan her birisinin katı olan nicelik.

1. Aynı tavırları geliştirmek aynı amaçları benimsemek, aynı ruh durumu içinde ya da aynı,

Bireylerin, belirli koşullar altında birlikte etkilendikleri doz eşdeğeri.

Marksist kuramda, çok sayıda emekçinin aynı zamanda, aynı yerde, tek bir kapitalistin emrinde a

Toplum içinde birlikte yaşamayı, birlikte girişimlerde, eylemlerde, denetimlerde bulunmayı savu

Ortak olanın öz belirtisi. Ortaklaşa edinilen özdeksel ve tinsel değerlere dayalı toplumsal il

1. İki veya daha fazla kişinin sermaye, emek, bilgi ve becerilerini ortak bir amacı gerçekleşti

Saha (Yakut) Türkçesi gibi bazı lehçelerde bulunan ve herhangi bir işi, bir şahıs veya bir gr

Şirket, kumpanya açmak veya çalıştırmak. Örn: Eğer bugün hepimiz bu işe karar verir ve bi

Kişinin malı çok ama bunlar ortak malıysa yalnız kendisine ait azıcık malı bulunması daha i

Sinema Bir filmin yapımındaki ortaklığın koşullarını belirleyen sözleşme.

Siyasal partiler arasında, hiç olmazsa belli bir süre için birlikte ülkeyi yönetmek üzere ger

Bir eşçarpanlı dizide dilemsel iki ardışık terimin oranı.