1. Süt kesen hastalığı. 2. Meme bezinde herhangi bir patolojik deÄŸiÅŸim olmaksızın süt akıÅ

Omurgalılarda alyuvar asalağı olarak yaşayan ve söbe, yuvarlak, armudumsu ya da çomağımsı b

Borçlu olmaktansa alacaklı olmak iyi bir şeydir.

1. Sülük. 2. Derinin kılsız bölgelerinde görülen, beyaz kısımların kırmızıya, kırmızÄ

İlgi çekmek. Örn: Bu sahneyi mangalın başında Havva Hanım bize kaç defa tekrar etti, hatır

Kuşlar (Aves) sınıfının, ötücü kuşlar (Passeriformes) takımının, kargagiller (Corvidae)

Borçlu olmaktansa alacaklı olmak iyi bir şeydir.

İlgisi kalmamak, ayrılmak. Örn: Fabrikayla alakamı kestim.

Gözyaşı salgısının yetersizliği veya yokluğu.

Bir canlının içinde veya üzerinde, sürekli ya da geçici olarak besin ve yer sağlama amacıyla

(Yun. para: yanında sitos: besin) Başka bir organizmanın içinde ve üzerinde, kendisine besin ve

Önümlü seslere denir. bk. Önüm.

Önce Roma Palyata komedyasında, sonra da on altıncı yüzyılın ortasında gelişmeye başlayan

Eski Roma Komedyasında ve Commedia dell'arte türünde görülen başkasının sırtından geçinen

Bitki asalağı böcek kurtçuklarında da geliştiği için, tarımsal savaşın doğal silâhları

Asalak yaşama uymuş böceklerin tümü.

Gösteri için geçerli olmayan, aygıtların birinden ya da kulisten gelen kaçak ışık.

Bir eksiciksel aygıtta oluşan amaç dışı salınım.

Asalakların yapısını, yaşayışını, konakçıyla ilişkisini ve yaptığı hastalıklarla bu

Asalakbilim konusunda geniş ve sağlam bilgiler edinmek üzere başladığı özel öğrenim süres

Bir bölgede, doğal koşullara bağlı olarak yaşayan ve çoğalan hayansal asalakların tümü.

Asalaklara karşı kullanılan ve onları öldürücü etkisi olan (ilâç).

İçinde ya da üzerinde asalak bulunan canlı. bk. konakçı.

Asalak yaÅŸama durumu ektilik, yelmeÅŸiklik.

(Yun. para: yanında sitos: besin) 1. Bir ortak yaşama tipi olup bir arada yaşayan iki farklı org

Asalağa bağlı, asalak sayılan, asalaktan ileri gelen.

İneklerin dölyatağı ve öbür eşey örgenlerine düşkün dölüt kamçılısından ileri gelen

Asalaklardan ileri gelen hastalık asalak iğezi. (Uyku hastalığı, sıtma, uyuz, külleme, birer

Soluk borularında akciğer kıl kurtlarından ileri gelen özel yangı.

A-nitrophenyl-beta-D-galactosidase’ın (ONPG) ayrışmasını katalize eden beta-galaktosidaz enzim

Laktozun glikoz ve galaktoza parçalanmasında görev yapan enzim.

Prokaryotlarda laktozun glikoz ve galaktoza parçalanmasında görev yapan enzim.

Beta galâktozit metabolizması için gerekli olan ve beta galâktozit permeaz enzimiyle birlikte iÅ

Beta galâktozidin deri içine girme oranını kontrol eden enzim.

Gelişmesini yalnız bir konakçı üzerinde tamamlayan, arakonakçı kullanmayan asalak.

Asalak yaşama uymuş bulunan ilkel ya da yüksek yapıda bitkilerden her biri asalak bitki.

Konakçının derisine yerleşen bitkisel asalak.

Konakçının iç ergenlerinde gelişen bitkisel asalak.

Süt kesen hastalığı

Özgür fırça vuruşlarıyla çalışılmış (resim).

Belirli bir gelişme evresinde ya da belirli aralıklarla asalak yaşam gösteren, bunun dışında

Gelişmesini iki ya da daha çok konakçı üzerinde tamamlayan, arakonakçı kullanan asalak.

Omurgalı hayvanlarda, lenfositlerin farklılaştığı ve alyuvarların parçalandığı, kan damar

anat. 1. Karın boşluğunun sol tarafında yer alan, kan depolayan, gerektiğinde depoladığı kan

Omurgalı hayvanlarda lenf bezine benzeyen ve kan damarları bol olan bir organ burada lenfositler m

Amiloid maddesinin dalakta, hücre dışında ve özellikle Malpighi cisimciklerinde birikmesi. Gene

Dalakta milier veya büyük ve odaklar hâlinde yerel irin birikimleri.

anat. A. coeliaca'dan ayrılarak dalak, mide, omentum ve pankreasa kollar veren atardamar, arterya l

1. Dalağın normal boyutlarından daha büyük hâle gelmesi, splenomegali, şiplenomegali, megalos

anat. Dalağın viseral yüzünde damarların girip çıktığı çukurluk, hilus lienis.

Karın boşluğunun solunda, midenin arka tarafında bulunan dalak eskimiş kırmızı kan hücreler

Hlk. sıtmadan büyümüş dalağı eski bir yöntemle tedavi ettirmek.

Dalak kırmızı pulpasında retiküler hücreler, makrofajlar, lenfosit ve lökositler bulunduran y

Yapısında uçucu yağ, acı maddeler, tanen, glikozit ve saponinler içeren, enfüzyon biçiminde

Dalak kırmızı pulpasında kordonların arasındaki alan.

Organizmanın reaksiyonu ve nedenlerin çeşitlerine göre çok çeşitli biçimlerde ortaya çıkan

Konakçının üzerinde yaşayan ve çoğunlukla kan emme alışkanlığı olan asalak. (Baş biti b

Dışasalak yaşama durum.

Memeden sütün zor çıkması.

Doğuştan gözyaşı salgısının yetersizliği veya yokluğuyla belirgin seyrek olarak küçük c

Çok kısa bir süre, o da karın doyurmak üzere konakçıya tırmanan, bunun dışında özgür ya

Kola çıkan sadrazamın, İstanbul kadısının, yeniçeri ağasının ya da sekbanbaşının yanı

Milyonlarca yıldızdan oluşmuş yıldız kümelerinden, bulutsu ve gaz bulutlarından oluşmuş, s

Memenin süt kanallarının ve boşluklarının yangısı.

anat. Süt sevk eden, süt taşıyan.

Meme bezlerinde süt üretilmesi.

Süt yoluyla, süt aracılığıyla.

Memede galaktojen yolla bulaÅŸma sonucu geliÅŸen enfeksiyon.

Galaktoz kullanımının başlangıç basamağında ATP + galaktoz-> ADP + galaktoz-1-fosfat reaksiy

Kloroplâstların tilâkoit zarlarındaki lipidin %70 kadarını oluÅŸturan, diasilgliserolün üçÃ

Kloroplastların tilakoit zarlarındaki lipidin % 70 kadarını oluşturan diaçilgliserolün üçü

Memede süt salgısının sürdürülmesi, laktopoezis.

Zamansız olarak memenin gelişmesi ve süt salgısının başlaması. İki türlü olabilir 1. Prem

Normal olarak, sadece doğum yaptığınızda veya 1-2 gün evvel süt salgılarsınız. Eğer bunun

1. Meme bezinin süt içeren kistik büyümesi. 2. Süt görünümünde sıvı içeren hidrosel.

Galaktozun glikoza çevrilememesi nedeniyle ortaya çıkan, tedavi edilmediği takdirde beyin hasarl

Globoit hücre lökodistrofisi.

Beyinde ve miyelin kılıfta bol bulunan ve galâktoz içeren bir serebrosit.

Altı karbonlu aldoz yapısındaki monosakkaritlerden biri. Bir disakkarit olan laktozda, glikozla b

Kanda bulunan galâktozun karaciğer tarafından alınması ve glikojene çevrilebilmesini ölçen b

Kanda bulunan galaktozun karaciğer tarafından alınması ve glikojene çevrilmesini ölçen bir ka

Altı karbonlu aldoz şekeri. Bir disakkarit olan laktozda glikozla beraber, bitki hücre duvarında

Glikolipitlerde ve kondroitin sülfatta bulunan galâktoz şekerinin bir amino türevi.

Glikolipitlerde ve kondroitin sülfatta bulunan galaktoz şekerinin bir amino türevi.

Galaktoz metabolizmasındaki enzim eksiklikleri sonucu galaktozun glikoza metabolize edilememesi ve

Hayvan beslemede yem katkı maddesi olarak kullanılan, özellikle baklagillerde bulunan galaktozitl

Glikoproteinlerin yan zincirlerindeki ÅŸekere bir monosakkarit ekleyen enzim.

Glikoproteinlerin yan zincirlerindeki ÅŸekere bir monosakkarit ekleyen enzim.

Galaktoz metabolizmasındaki enzim eksiklikleri sonucu galaktozun metabolize edilememesi ve idrarda

Asalakbilimin tarihçesini, konusunu, önemini, asalağın konakçıyle olan ilişkilerini, asalakla

Asalak yaşama uymuş bulunan ilkel ya da yüksek yapıda hayvan asalak hayvan.

Etkeni hayvan olan hastalıkların genel adı. (Sıtma bir hayvansal asalak hastalığıdır.)

Konakçının dış yüzünde beslenen ve barınan hayvansal asalak.

Konakçının iç yapısında yaşayan hayvansal asalak. (Bağırsak solucanı bir hayvansal içasal

Beyaz pulpa artışı nedeniyle üzerine irmik dökülmüş izlenimi veren amiloidoziste biçimlenen

Memede süt sekresyonunun azalması.

(Yun. endos: içerde para: diÄŸer sitos: besin) DiÄŸer bir organizmanın içinde yaÅŸayan parazit. Ä

Bir organizmanın içerisinde yaşayan parazit, endoparazit, iç parazit.

(Yun. endos: içerde para: diğer sitos: besin) Diğer bir organizmanın içinde asalak yaşama duru

Bir organizmanın içerisinde parazit olarak yaşama durumu, endoparazitizm, iç parazitlik.