(Lat. ad: ..ye, ..ya renes: böbrekler) Uçlarından adrenalin veya noradrenalin çıkaran sempatik

(Heykel) Ağaç tomruğundan heykel yontma işi.

Ağır hidrojenin bir önelcik ve bir ılıncıktan oluşan çekirdeği.

Çeşitli nedenlerle bağırsaklarda düz kasların kasılmasının engellenmesiyle bağırsak tonus

(Heykel) İnsanı canlıymış gibi gösteren balmumu heykeller yapma sanatı.

Belçika’dan köken alan, 1900’lü yılların başında tüy yapılarına ve renklerine göre Mali

Belçika’dan köken alan, hem et hem de süt verimi yönünde yetiştirilen kombine verimli sığı

1920 yılında geliştirilmeye başlanmış, Belçika’da bulunan, Belçika domuz üretiminde en ön

Belçika’dan köken alan, 1850–1890 yılları arasında Belçika’nın yerli kırmızı ve siyah a

Beyin felci, çocukluk döneminin en yaygın olarak görülen sakatlık nedenlerinden biridir. Doğu

Tiyamin yetersizliÄŸi.

Poliomelitis'in halk dilindeki deyimi.

Omuriliğin ön kordonlarının iltihaplanması sonucu felçle neticelenen bir hastalıktır. Tıp d

Omuriliğin ön kordonlarının iltihaplanması sonucu felçle neticelenen bir hastalıktır. Tıp d

Değerlerin özneden bağımsız olarak var olduğunu kabul eden öğreti.

Gerçek bilginin ancak deney yolu ile elde edilebileceğini bilgilerimizin varsayımsal nitelik taş

Yaşantıların, ülküler, değerler ve bilgi yöntemlerinin yeterli bir kaynağı olduğuna inanan

1. (Fiziksel devimselcilik) ÖzdeÄŸin, güç ya da erkenin bir görünüş biçimi olduÄŸunu öne sÃ

Motorik sinirlerin, özellikle n. hypoglossusÂ’un (kranyal XII. sinir) perifer ve merkezî tahribatÄ

Sinir sistemindeki bir bozukluktan dolayı, dil gücünün kaybolmasıdır. Doktor tarafından tedav

(Lat. vita = yaşam) : Yaşam olaylarını fiziksel - kimyasal güçlerle değil de özel bir yaşam

Daha çok vücudun arka kısımlarının felci biçiminde görülen doğum öncesi ayağa kalkamama

Doğumu takiben döl yatağı kasının kasılma yeteneğini yitirmesi, metroparaliz.

DNA'dan kaydedilen genetik kodu, proteine tercüme edilmek üzere ribozomlara taşıyan RNA molekül

Bilgi işlemde, özdevimli makineler kullanılmaksızın, insangücü eliyle gerçekleştirilen herh

Bir kimseden başka bir kimseye herhangi bir haber ulaştıran, bu aracılığından dolayı sorumlu

Devletin, başka deyişle devleti temsil eden toplumsal kümenin yalnız siyasal erki değil, bütü

Doğum öncesi felci.

Onuncu kafa siniri veya Nervus laryngeus recurrens sinirlerindeki doğuştan veya kazanılmış pato

Yaşayan kültürlerin türlü kurumları arasındaki dinamik, görevsel ilişkileri bir kültür ö

Zihinsel süreçlere, organizmanın çevresine uyması ve çevresini değiştirmesi sırasında yeri

1. Hegel ve ona bağlı olanların oluşturduğu, özellikle "salt idealizm" ve "eytişimsel yöntem

(Heykel) Heykel yapan sanatçı.

(Heykel) Heykelcilerin taş, kil, alçı gibi gereçleri biçimlendirmek için kullandıkları kesic

Alyuvarlardaki yuvarlak çekirdek kalıntıları. Splenektomi, megaloblastik anemi ve hemolitik anem

İdrar torbasında aşırı idrar birikimine yol açan idrar torbası boşalmasının işlevsel bozu

(Resim, Heykel) Avrupa sanatının çağımıza değin geçirdiği gelişmelerden habersiz görünen

Bir ışılçekirdeksel tepkileşim sonucu salınan önelcik.

Olguların görgül gözlem ve araştırma yollarıyla elde edilmiş olan anlamları dışında bir

Halkbilim olay ya da ürünlerinin, ilgili oldukları toplum düzenindeki işlevlerine göre incelen

Önelcikle birleştiğinde ışılcığa dönüşen, kütlesi önelciğinkine eşit, yükü karşıt

Önelcikle birleştiğinde, onu da yok ederek erkeye dönüşen tanecik.

Kas dokusunun kasılan mekanizması olan kas ipliklerinden oluşan yapı birimi. Miyofibril.

İskelet ve kalp kası hücrelerinde boydan boya uzanan, enlemesine çizgilenmeler gösteren, kendil

(karşılık: miyofibril), (Yun. mys = kas, Lat. fibrilla = küçük tel), bir araya gelerek kas do

Kenelerin tükürük bezlerinden salgılanan nörotropik toksinlerin neden olduğu felç. Kimi kene

1. KiÅŸiliÄŸin bütün gerçeklik ve deÄŸerlerin temeli olduÄŸu görüşünü savunan felsefe kuramÄ

1. Kişiyi en yüksek evren ilkesi olarak gören fizikötesi öğreti. 2. Kişisel bir Tanrı'ya ina

Atlarda, sol nervus laringeus rekurrens’in basınca bağlı dejenerasyonu sonucu, gırtlağı sol b

Akut idiopatik polinöritis.

Mendel tarafından bulunan ve bitki ve hayvanlarda karakterlerin kalıtımının Mendel yasalarına

Kalıtımsal niteliklerin genler yoluyla bir kuşaktan ötekine ne oranda ve ne biçimde geçtiğini

(karşılık: Mendelizm,): (G. L. Mendel Avusturyalı rahip) Mendel tarafından bulunan ve bitki ve

Her belli sonucun bir nedenden oluştuğunu ana ilke olarak benimseyen düşünce okullarının gene

Ön bacaklarda m. Triceps brachii ile parmak ekstensor kaslarının hareket işlevlerinin yitirilmes

N. suprascapularis’in yıkımına bağlı olarak innerve ettiği m. Supraspinatus ve m. İnfraspina

N. trigeminusun kısmen veya tamamen işlev yapmaması sonucu yem yeme veya çiğneme işleminin yap

Olguları, eleştirici değerlendirmelerden ve yantutucu sonuç çıkarmalardan sakınarak incelemek

Olasılığı bir olayın uzun dönemdeki göreli sıklığı olarak tanımlayan yaklaşım.

Bel bölgesinden çıkan ve for. obturatoratum’dan geçerek femurun mediyalindeki kasların ve öze

Kırkbayır kabızlığı.

Omurilikteki yangılar, omurga kırıkları, vertebral disk fıtıkları, apse, tüberküloz odağı

Yükü eksiciğinkine eşit ve karşıt imli, kütlesi eksiciğinkinin 1840 katı olan kararlı temd

1-Çekinlerin kıvıl yükünü veren her biri (+1) yüklü temel tanecik. 2-Hidrojen yükünü: H+.

(Resim) XIX. y. y.ın ikinci yarısında İngiltere'de ortaya çıkan ve Rafaello'dan önceki İtaly

Genel kültür ve meslek dersleri yanında uygulama çalışmaları ile okul ve motel görevlisi yet

1. Herkesin kendi usu ve kavrayışı ölçüsünde bilebileceğini ve nesneler üzerine olan bilgil

1. (Genel anlamda) Özneyi her şeyin ölçüsü yapma eğilimi bütün değer ve gerçeklik yargıl

Olasılık kuramında olasılığı bir olayın gerçekleşeceği yolundaki beklentinin gücüyle ta

Penis kaslarında işlev veya duyu kaybı. Fenotiyazin türevi trankilizanların verilmesini takiben

Ön bacakların kısmi veya tam motorik ve sensibl işlevlerinin ortadan kalkması.

İdiopatik poliradikulonöritis.

Sığır ve kısraklarda gebeliğin ileri dönemlerde rektumun biriken içerikle dolarak genişlemes

Kronik yangılarda plazma hücrelerinin sitoplazmasında pembe renkli, yuvarlak oluşumlar, kanser c

Safra kesesinde kas işlevlerinin kaybolması.

(Söz sanatı terimi) Söz veya yazı ile anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte maksada

(karşılık: nörofibril), (Yun. neuron = sinir, Lat. fibrilla=telcik), Sinir gözesinin sitoplazm

İnsanlara doğru yolu göstermek üzere Tanrının gönderdiği elçi.

19. yüzyılın ortalarında, özellikle Almanya'da tarih bilimlerinin bağımsız gelişme sürecin

Olayları ve nesneleri belli tarihsel geliÅŸimin ürünleri olarak gören, bunların nasıl ortaya Ã

Bir özneye, bütün öteki özneleri dışta bırakarak bir yüklem bağlayan önerme. Formülü: Y

Telleri meydana getiren daha ince çaplı yapı. Lifçik.

(Lat. fibrilla = küçük iplik): Bir teli meydana getiren daha ince iplikçikler sinir ya da kas gÃ

Kalınlığı 2 mm.yi geçmeyen, küçük başlı çivi.

(Lat. Spiritus = tin) : 1. Bütün gerçekliğin özünün tin olduğunu, her gerçek olanın tinsel

Evrenin gerçeğinin tinsel nitelikte olduğunu, insan ve öteki varlıkların tümünün fiziksel y

Yemek borusu istemli hareketlerinin kaybolması.

Dirimselciliğin modern biçimi. 19. yüzyılın sonunda doğa bilimleri araştırmalarına dayanara

20 yüzyılda Hegel felsefesini yeniden canlandıran, Hegel'in eytişimsel yöntemine ve fizikötesi

Yutma iÅŸlemine katılan yutak kaslarının n. glosspharyngeusÂ’ zedelenmesi sonucu biçimlenen felÃ

N. facialis’in motorik, sensible ve sekretorik işlevlerini yapamaması nedeniyle kulak, burun, dud