Tümörün büyümesiyle ilişkili hormonların fizyolojik kaynaklarını ortadan kaldırmaya yönel

Yaygın olarak kullanılanlar dışında kalan tapyoka, tavuk dışkısı, iÅŸkembe içeriÄŸi, mısÄ

Sinema Bir alıcıda kullanılıp kimyasal işlemden geçtikten sonra elde edilen ilk negatif.

İştah açıcı, iştah ilacı, aperitif.

Sinema Ara kuşağın negatif çeşidi. Bir evrilir renkli filmden basım yoluyla sağlanır.

Sinema Ana negatifteki kırmızı, yeşil, mavi bölümleri üç ayrı kuşakta taşıyan negatifler

Sinema Ana negatifteki renklerin siyah-beyaz olarak ya ayrı ayrı kuşaklar üzerine ya da tek kuş

Sinema Çoğaltım negatifi elde etmekte kullanılan negatif çeşidi.

Sinema Çoğaltım negatifi elde etmekte kullanılan bileşik negatif.

Sinema Sesle görüntüyü aynı filmde taşıyan negatif.

Bouin tespit çözeltisi.

Sinema Bir pozitiften basım yoluyla elde edilmiş negatif film ana negatif dışındaki herhangi bi

Dejenerasyonla ilgili, dejenerasyon oluÅŸturan, dejenerasyona ait veya ona neden olan.

Oluşumunda travma, tümör veya yangı gibi unsurların etkili olmadığı, sadece dejenerasyona ve

Yirmi dört saat veya daha fazla süre yatalak hâlde kalan, vücut yapısı iyi gelişmiş sığır

Arka bacaklarda eş güdüm bozukluğu, felç, kas atrofisi ve idrarın tutulamaması gibi klinik be

Omurilik ve sinirlerin omurilikteki köklerinin dejenerasyonla belirgin hastalığı.

Kronik yüzeysel keratitis.

Doku kaybıyla veya diğer bir ifadeyle nekroz dejenerasyonla belirgin, yangı, değiştirici yangı

Derivasyonla yapılan tedavi.

Dissosiyatif anestezi oluşturan ilaçlar.

Limbik ve retiküler sistem etkilenmeden corticothalamic sistemin baskılandığı ve hastanın çev

Kalp kasında, yangı ve gelişim bozuklukları dışında kalan, beslenmeye ilgili bozukluklar ve d

Hücrelerin dökülmesine neden olan.

Civcivlerde E vitamini yetersizliğine bağlı olarak gelişen ve kılcal damarların geçirgenliği

Damarlardan proteinlerle birlikte sıvı ve hücre eksudasyonunun ön planda olduğu vücut reaksiyo

Birbirinden farklı iki atom arasında kovalent bağ teşekkül ettiği zaman, pozitif yüklü çeki

1. Değişik koşullar altında yaşayabilme yeteneğine sahip olan. 2. Hücre içinde veya oksjensi

Aslen anaerob olup atmosferik oksijen varlığında da gelişebilen mikroorganizmalar.

Hem oksijenli hem de oksijensiz ortamda geliÅŸebilen.

Hem canlı hem de ölü organik maddeler üzerinde yaşayan organizmalar. Fakültatif saprofit.

İsteğe bağlı parazit.

1. Tespit çözeltisi. 2. Tespit edici.

Yumurtalıklardaki folikülogenezise kaynaklık eden eşey hücreleri.

Sinema Alıcıda kullanıldıktan ya da pozitif görüntüyle işlemden geçirildikten sonra sağlan

Sinema Görüntü ile sesin aynı negatif üzerinde birleştirilmişi.

Gram boyasıyla boyamada alkolle renksizleşen veya boyasını kaybeden.

Bazen hamileliğin başlangıcında, döllenmiş yumurtanın çevresindeki, normalde plasentayı mey

Küçük dozlarında sakinleştirici etki, daha büyük dozlarda ise uyku doğurucu etki yapan ilaç

Karar verme yetkisini kullanmak. Örn: Bu kurnaz dilenci böylece inisiyatifi göstermelik de olsa

Ameliyatlar sırasında ultrasondan yararlanılması, ultrason rehberliğinde biyopsi yapılması gi

Kaliteye ait, niteliÄŸe iliÅŸkin olan.

Niteleme yoluyla tanımlanabilen, bir veya birkaç lokusta birkaç allel tarafından kontrol edilen

Niceliğe bağlı olan, miktarla ilgili olan, nicel.

Boy, kilo, süt verimi, yumurta verimi, tane ağırlığı vb. gibi ölçülebilen ve en düşük de

Ölçüm veya tartım yoluyla belirlenebilen, birçok lokusta birçok allel tarafından kontrol edil

anat. Karşılaştırma.

Karşılaştırmalı patoloji.

Sex pilus genlerini taşıyan ve kendi kopyasını konjugasyon sırasında diğer bakteriye transfer

DNA sentezi yokluğunda, ilk oluşan DNA ipliklerinin kırılması ve tekrar birleşmesi.

Ortaklarının belirli iktisadi çıkarlarını korumak, özellikle meslek veya geçimlerine ilişki

Kooperatiflerin ortak çıkarlarını korumak, etkinliklerini denetlemek ve aralarındaki eşgüdüm

Bünyesinde toplanan paraları belirli esaslar çerçevesinde, üyelerine kredi olarak vermek amacı

Tarım, küçük sanayi ve ticaret kesimlerinin kısa, orta ve uzun vadeli kredi gereksinimlerini ka

Sağaltıcı, hastalığı iyileştirici.

Sinema Kurgu işinde kullanılan negatif film.

Dışkının yumuşamasını sağlayarak atılımını kolaylaştıran.

Şaka kaldırmak. Örn: Hiç latife götürecek hâlim yokken, kendimi tutamadım kahkahaları atma

Şaka yaparken bile incelikten ayrılmamak gerek.

Lenfoid dokuda artış gösteren, lenfoid doku artışıyla belirgin.

Lenfositlerin tümör oluşturacak tarzda çoğalmasıyla belirgin hastalık grubu.

Kemik iliğini oluşturan eritroblastik, megakaryositik ve miyelositik hücrelerin veya retikulum ve

Böbrekte sodyum iyonlarının geri emilimini önleyerek idrarla atılmasını artıran, diğer doku

Sinema 1. Negatif görüntü elde etmek için alıcıda kullanılan boş film. 2. Bu yolda kullanıl

Sinema Negatif filme uygulanan açındırma.

Mikroorganizmaların oksijenden uzağa hareket etmeleri.

Ribozomlara bağlanamadıkları için, doğrudan mRNA olarak kullanılamayan RNA yapıları.

Birçok hastalık ve beslenmeye bağlı olarak gelişen, vücuttan atılan azotun alınan azottan da

Olumsuz baÅŸa tepki.

N. vagusun uyarılmasıyla kalp kasının uyarılabilme yeteneğinin azalması.

Sinema Henüz alıcıda kullanılmamış negatif film.

1. Mikroplar boyanmadan veya bazen farklı bir renkle boyanırken zemin de çini mürekkep veya nigr

Sinema Negatifte ortaya çıkan çizik. (Negatifi zedelediği, dolayısıyla pozitiflere de geçtiğ

Sinema Dağıtım eşleminin çoğaltımda kullanılan çeşidi.

TV. Taşıyıcı dalganın en düşük genlik değerinin, resmin katıksız beyazlarına karşılık

Sinema Pozitif filmlerdeki dikdörtgene yakın biçimden değişik olarak kısa kenarları değirmi

N. vagusun uyarılmasıyla kalpte ileti sisteminde uyarımların iletim hızının azalması.

Sinema Negatif filmin duyarkatı.

Piyasaya mal sunumu yapan işletmelerin bulunduğu sanayi dalında marjinal maliyetlerin çok büyü

Sinema/TV. Asıl merceğin önüne takılarak bu merceğin odak uzunluğunu artıran, açısını da

Enerji yetersizliğinde görülen, özellikle çok yavru doğuran hayvanlarda ve sütçü sığırla

Sinema Bir pozitiften basım yoluyla elde edilen negatif.

Sinema Negatif-pozitif iÅŸleminde alıcıda kullanılan ve iÅŸlemelikte iÅŸlendiÄŸinde negatif görÃ

Kas gerimi yeteri kadar kuvvetli olduğunda kasılmanın sona ermesi ve gevşemesiyle sonuçlanan re

Sinema 1. Negatif duyarkatın iÅŸlemelikte iÅŸlendikten sonra verdiÄŸi görüntü. (Böyle bir görÃ

N. vagusun uyarılmasıyla kalp kasının kasılma gücünün azalması.

Bir kimyasal maddeden uzağa doğru organizmanın hareketi.

Sinema Negatif kesimini gerçekleştiren kimse.

Sinema Bir filmin ana negatifini, son biçimini almış kurguya uydurmak amacıyla kesme.

Yoğunluğu, doku yoğunluğundan düşük olan hava, NO2, CO2 gibi kontrast maddeler.

Negatif kontrast ÅŸeliografi.

Negatif kontrast maddelerin karın boşluğuna verilmesinden sonra grafi alınması, negatif kontras

İdrar torbasının negatif kontrast maddelerin verilmesinden sonra görüntülenmesi, pnömosistogr

Bir oligomer enzim veya proteine bir ligantın veya substratın bağlanması sonucu aynı veya farkl

Birbiriyle bağlantılı başka bir özelliğin azalması sonucu, bir özelliğin artması.

N. vagusun uyarılmasıyla kalbin ritmik ve düzenli bir biçimde çalışmasını sağlayan otomati

Sinema Ana negatifi, en son biçimini almış pozitife uydurmak amacıyla yapılan kurgu.

Allosterik bir enzimi baskılayan modülatör.

MHC molekülleri tarafından sunulan, vücudun kendi peptitlerini tanıyan T hücrelerinin timüste

N. vagusun uyarılmasıyla kalbin beslenmesi yeteneğinin azalması.