Aranan: OZUN

  1. Yarasalar Niçin Kan Emer?

    Dünyada 900 değişik yarasa cinsi olduğu biliniyor. Kan ile beslenmeleri insanların gözünde onları vampir ile özdeşleştirmiş, hep korkulan bir hayvan olmuşlardır. Halbuki yarasaların çoğu kan ile beslenmez. Zararlı böcekleri yiyerek insa

  2. Yeşil Ot Yiyen İneklerin Sütleri Niçin Beyazdır?

    Bir ineğin en çok yediği yeşil renkli otlardır. Bu otlar ineğin dört odalı midesinde çözülür ve moleküllere ayrılır, moleküllerin ise renkleri yoktur. Sütün renginin beyaz olmasının nedeni içinde çözünmüş halde bulunan kalsiyum k

  3. Tarih Öğreniminin Önemi

    Sizce neden tarih dersi görüyorsunuz? Geçmişi bilmek bize ne kazandırır? Bir musibet bin nasihatten iyidir sözünü nasıl yorumlarsınız?

  4. Bremen Mızıkacıları Masalı

    Sahiplerinin kendilerine olan kötü tutumundan dolayı evden kaçan bir eşek, bir köpek, bir kedi ve bir horozun Bremen’e gidip orada müzisyenlik yapma düşleri ana temadır.


  1. Keçiören » Abdullah Mürşide Özünenek Anadolu Lisesi

    Sancaktepe Mah. 1592 Sk. Abdullah Mürşide Özünenek Ana Blok No: 2 Keçiören / Ankara

  2. Torbalı » İnci-hikmet Tözün Anaokulu

    Alpkent Mah. 1029 Sk. No: 10 Torbalı / İzmir

  3. CEKMEKOY » OZUN

    MIMAR SINAN MAH. AYDIN MENDERES CAD. NO4 D:2 (MIGROS KARSISI) CEKMEKOY ISTANBUL

  4. LEFKOSA » OZUN ECZANESI

    GIRNE CAD.NO:118

  5. CEKMEKOY » OZUN ECZANESI

    MIMARSINAN MAH MIMAR SINAN CAD NO 10/A

  6. GURSU » OZUN ECZANESI

    ZAFER MAH.ZAFER MEYDAN CAD.

  7. KARSIYAKA » OZUN ECZANESI

    DEDEBASI MAH.ANADOLU CAD.

  8. UMRANIYE » OZUN ECZANESI

    MIMAR SINAN MH. MIMAR SINAN CD. NO:10/A CEKMEKOY

  9. CEKMEKOY » OZUN ECZANESI / OZUN BAYAR

    MIMAR SINAN MAH AYDIN MENEDERES CD NO:2

  10. LEFKOSA » OZUN-ECZANESI

    GIRNE CAD.NO:118

  11. CEKMEKOY » OZUN-ECZANESI

    MIMAR SINAN MAH AYDIN MENEDERES CD NO:2

  12. KARABAGLAR » OZUNAL ECZANESI

    238 SOK NO 8/A HATAY


  1. (bir Kadın Bir Erkekte) Gözünü Açmak

    Kadın ilk cinsel ilişkiyi o erkekle kurmuş olmak.

  2. (bir Şey Birinin) Gözünde Olmamak

    Herhangi bir üzüntü veya zor durum dolayısıyla o şeye değer verecek durumda bulunmamak.

  3. (bir Şey) Gözüne İlişmek

    Birdenbire, istemeden görmek. Örn: Tam kapı yanında bir sütçü dükkânı gözüme ilişti. -

  4. (bir Şey) Gözünü Almak

    1) şiddetli ışık sebebiyle gözü iyi göremez duruma getirmek 2) mec. aşırı biçimde etkilen

  5. (bir Şeyden) Gözünü Ayırmamak

    Bir şeye sürekli olarak bakmaktan kendini alamamak. Örn: Ateşoğlu, bir yandan da gözlerini de

  6. (bir Şeyin) Gözünü Çıkarmak

    1) beceriksizce davranmak, zarara uğratmak 2) tkz. iyisi dururken en kötüsünü seçmek.

  7. (birine) Gözünün Üstünde Kaşın Var Dememek

    Birinin her davranışını hoş görmek.

  8. (birinin Bir Şey) Gözünü Bağlamak

    Doğruyu bulamaz, düşünemez duruma getirmek.

  9. (birinin) Bir Sözünü (dediğini) İki Etmemek

    Birinin her istediğini hemen yerine getirmek. Örn: Maliye müfettişi sizin beyin mektep arkadaş

  10. (birinin) Gözüne Girmek

    Sevgi ve ilgisini kazanmak. Örn: Tevfik Bey'in gözüne girdiÄŸini de etraflıca anlattı. -T. BuÄ

  11. (birinin) Gözünü Açmak

    Görüşünü değiştiren bilgi vermek, uyarmak.

  12. (birinin) Gözünü Korkutmak

    Yıldırmak. Örn: Şimdiden gözünü korkutmazsan ileride büsbütün başa çıkılmaz bu bacaks

  13. (birinin) Gözünün (gözlerinin) İçine Bakmak

    1) bir kimsenin üstüne titremek 2) buyruÄŸunu yerine getirmeye hazır bulunmak 3) bir arzunun gerÃ

  14. (birinin) Sözüne Gelmek

    Sonunda birinin söylediğini kabul etmek.

  15. (birinin) Yüzünü Gözünü Açmak

    Bir çocuğa veya gence o zamana kadar bilmediği birtakım cinsel bilgiler vermek.

  16. (biriyle) Kozunu PaylaÅŸmak (pay Etmek)

    Aralarındaki anlaşmazlığı zora başvurarak çözümlemek, sona erdirmek. Örn: Mümeyyiz Efend

  17. Aç Gözünü, Açarlar Gözünü

    Yaptığın işlerde uyanık davranmazsan çok kötü durumlarla karşılaşır, gözünü dört aç

  18. Aç Tokun Gözüne Bakmakla Doymaz

    Yoksul insanla ilgilenmek ancak ona yardım etmekle olur.

  19. Açtı Ağzını, Yumdu Gözünü

    Öfkelenerek veya kızarak ağır sözler söyledi.

  20. Ağzını Açıp Gözünü Yummak

    Öfke ile, sonunu düşünmeden ağzına gelen bütün ağır sözleri söylemek. Örn: Fakat bu in

  21. Akıllı, Sözünü Akılsıza Söyletir

    Başkası adına konuşmak, insanın başını derde sokar.

  22. Allah Bir Dediğinden Başka Sözüne İnanılmaz

    Birinin çok yalancı olduğunu anlatmak için söylenen bir söz.

  23. Asitte Çözünmeyen Kül Tayini

    Yemlerdeki toz, toprak ve çakıl parçaları gibi inorganik maddeleri tespit etmek amacıyla yapıl

  24. Atalar Sözünü Tutmayanı Yabana Atarlar

    Büyüklerinin sözünü tutmayıp onların gösterdikleri yoldan gitmeyenler toplum içinde ziyan o

  25. Başını Gözünü Yarmak

    Bir işi kötü yapmak, bir işi istenildiği gibi yapmamak.

  26. Başının Gözünün Sadakası

    Başa gelecek bir belayı savmak veya önlemek için yapılan bağış, özveri. Örn: Bir herif ç

  27. Besle Kargayı, Oysun Gözünü

    Elinde büyüttüğün kişi gün gelip sana nankörlük edebilir.

  28. Beta Bozunması

    Nötronların atom çekirdeğine etkimesi sonucu, atom numarasının ±1 değişmesi ve kütle numar

  29. Birbirinin Gözünü Oymak

    Aralarında aşırı geçimsizlik olmak.

  30. Bozundurma

    Bozunuma uÄŸratma iÅŸlemi.

  31. Bozundurma Süreçleri

    Metal ve alaşımlara, bozunum için uygulanan mekanik süreçler.

  32. Bozunma

    Bir özdeğin daha yalın kimyasal özdeklere ayrılması.

  33. Bozunma DeÄŸiÅŸmezi

    Bir radyonüklid çekirdeğinin birim zamanda kendiliğinden bozunma olasılığı (.).

  34. Bozunma EÄŸrisi

    Bir numunenin ya da bileşenlerinden birinin zamana bağlı olarak etkinliğini gösteren eğri.

  35. Bozunma Ürünü

    Bir radyonüklidin bozunması sonucu ortaya çıkan nüklid.

  36. Bozunma Zinciri

    Birbirini izleyen radyoaktif deÄŸiÅŸimler dizisi.

  37. Bozuntuya Vermemek

    Bir kimsenin hoşa gitmeyen bir durumunda fark etmemiş gibi davranmak. Örn: Bozuntuya vermedim, y

  38. Bozunum

    Bir öğecik çekirdeğinin kendiliğinden ya da çarpışma ile edindiği ışımetkinlik sonucu, b

  39. Bozunum

    Metallerin, yoğruk bölgede biçim değiştirmeleri olayı.

  40. Bozunum

    Özdeşlik dönüşümüne uzamdaş olan işlev.

  41. Bozunum DeÄŸiÅŸmezi

    Bir ışımetkin özdeğin etkinlik hazının, bozunmamış özdek tutarına oranı zamanın tersi b

  42. Bozunum Ürünü

    Bir ışımetkin dizide bulunan öğecik çekirdeklerinin ardışık dönüşümleriyle ya da tek ol

  43. Bozunum Yarı-yaşamı

    Işımetkin öğelerin etkinliklerinin, baştaki değerinin yarısına düşmesi için geçen süre.

  44. Civcivde Gözün, Et Yemeye Yüzün Olsun

    Kişi, karşılık beklediği işten istediğini alabilmek için gereken harcamaları yapmalıdır.

  45. Çözündürme

    Bir katının bir sıvı içinde kültürel bir çözeltisini hazırlama.

  46. Çözündürme İşlemi

    Çökeltileri, içdüzey fazında kolayca çözmek için, içdüzey fazının en dengeli olduğu sı

  47. Çözünen

    Bir çözgende çözünüme uğrayan özdek.

  48. Çözünen

    Çözelti oluşturan özdek.

  49. Çözünme

    Bir özdeğin, çözgenle karıştırıldıktan sonra, çözgen içine tektürel bir çözelti oluş

  50. Çözünme

    Bir fazın, başka bir faz içerisinde, biryapımlı olarak ve çözen fazın durumunu değiştirmed

  51. Çözünme

    Kayaçların, dış etkilerle kimyasal bileşiminin değişmesi olayı, ayrışma.

  52. Çözünme Hızı

    Katı ilaç hâlinde hazırlanan bir müstahzardan etkin maddenin sıvı ortama geçme hızı.

  53. Çözünmez

    Bir çözgen içinde çözünme özelliği göstermeyen.

  54. Çözünmez

    Bir çözen içinde, çözünme özelliği göstermiyen.

  55. Çözünük

    Çözelti içinde bulunan çözülmüş özdek, özdecik.

  56. Çözünük

    Çözünmüş durumda olan.

  57. Çözünük Gaz

    Bir çözelti içinde, çözünmüş olan gaz faz.

  58. Çözünür

    Bir çözgen içinde çözünme özelliği gösteren.

  59. Çözünür

    Bir çözen içinde çözünme özelliği gösteren.

  60. Çözünür Öbek

    (…) türetilmiş dizisi bir (…)eşitliğini gerçekleyen G öbeği.

  61. Çözünür Yem Maddeleri

    Hayvan ve bitkisel kaynaklı yem maddelerinin işlenmesinden elde edilen, bir miktar katı maddeler

  62. Çözünürlük

    Belirli oylum ya da tutardaki bir özgende çözünebilen özdek niceliği.

  63. Çözünürlük

    Birim nicelikte çözelti ya da çözgen içinde, belli sıcaklık ve basınçla çözülebilen özd

  64. Çözünürlük Çarpımı

    Az çözünerek yükünlerine ayrılmış olan özdeğin yükün derişikliklerinin çarpımı.

  65. Çözünürlük Sabitesi

    Bir dokudaki almaçların % 50’sini işgal etmek için gereken ilaç konsantrasyonu değeri, disosi

  66. Dil Bozuntusu

    Bozuk ve anlaşılmaz dil. Almanca bozuntusu, Arapça bozuntusu.

  67. Dozunu Ayarlamak

    1) ilacın ölçüsünü aşmamak, gerektiği kadar vermek 2) mec. ölçüyü aşmamak, aşırı dav

  68. Dozunu Kaçırmak

    1) ilaçta ölçüyü tutturamamak 2) mec. ölçüyü aşmak, aşırı gitmek. Örn: Şakanın dozu

  69. Dünya Gözüne Zindan Olmak (görünmek Veya Kesilmek)

    Büyük bir karamsarlık ve umutsuzluk içinde olmak.

  70. Durdu Durdu, Turnayı Gözünden Vurdu

    Uzun süre bekledi ancak sonunda isteğini elde etti.

  71. Et Çözünürleri Kurusu

    Kesilmiş hayvanların temiz sağlıklı kısımlarından buhar veya sıcak su özütleme yoluyla ha

  72. Fermantasyon Çözünürleri Kurusu

    Bacillus subtilis, Aspergillus oryzae, Aspergillus niger vb. mikroorganizmaların üretimi için uyg

  73. Fermantasyon Çözünürleri Özüt Kurusu

    Penicillium streptomyces ve sitrik asit fermantasyonlarından elde edilen özütün kurutulmuş biç

  74. Geçici Bozunum

    Yalnız, yük uygulandığı sürece var olan ve yük kaldırılınca yok olan bozunum.

  75. Gören Gözün Hakkı Vardır

    Yiyecek veya imrenilecek bir şeyi görene o şeyden vermek gerekir.

  76. Göz (gözünün) Önünde Olmak

    1) sürekli denetimi altında bulunmak 2) unutmamak, olduğu gibi hatırlamak. Örn: Hızla açıla

  77. Göz (gözünün) Önüne Serilmek

    Görülmek, bütün çıplaklığıyla ortaya çıkmak. Örn: İstanbul'a bu yükseklikten bakılı

  78. Göz (gözünün) Ucuyla Bakmak

    Fark ettirmeden gözlemek, belli etmemeye çalışarak başını çevirmeden yandan bakmak. Örn: K

  79. Gözden (gözünden) Düşmek

    Bir kişi veya şey değerini yitirmek, rağbet görmemek. Örn: Muhtarın oğlu bu hasta köpekler

  80. Gözden (gözünden) Kaçırmak

    Dalgınlıkla görmemek. Örn: Fikirleri dağınıklıktan kurtarmak için, özüne irca etmek ve o

  81. Gözden (gözünden) Kaçmak

    Görülmemek, farkına varılmamak. Örn: Emeğinin ve cesaretinin gözümden kaçmış bulunmasın

  82. Gözden (gözünden) Sürmeyi Çalmak (çekmek)

    Hırsızlıkta çok becerikli, çok usta olmak.

  83. Gözün Aydın!

    Sevinçli bir olay dolayısıyla kullanılan bir kutlama sözü.

  84. Gözün Melanotik Tümörleri

    Göz veya eklenti bezlerinde melanositlerden köken alan tümörler.

  85. Gözünde (gözlerinde) Şimşek (şimşekler) Çakmak

    1) sert ve şiddetli darbe yüzünden göz önünde yıldızlar oluşmak 2) çok sevindiğini belli

  86. Gözünde Büyümek

    Bir şey bir kimseye olduğundan güç veya önemli görünmek. Örn: Güneşin altında bu sıcak

  87. Gözünde Büyütmek

    Bir kimseyi, olayı veya şeyi abartmak. Örn: Bir zamanlar gözünde büyüttüğü adama bir nevi

  88. Gözünde Tütmek

    Çok özlemek. Örn: Akşamlar niçin hâlâ gözünde tütüyor? -A. N. Asya.

  89. Gözünden (gözlerinden) Uyku Akmak

    Çok uykulu olmak. Örn: Şilteye diz çökmüş, uyku akan gözlerini parmaklarıyla açıyor, uyu

  90. Gözünden (gözlerinden) Yaş (yaşlar) Boşanmak

    Çok ağlamak. Örn: Gözlerinden yaşlar boşandı birden. -C. Uçuk.

  91. Gözüne (gözlerine) Bakmak

    Gözünün veya gözlerinin içine bakmak.

  92. Gözüne Batmak

    Tedirgin etmek, rahatsız etmek. Örn: Kimsenin gözüne batmadan, tanınıp bilinmeden büyük bir

  93. Gözüne Çarpmak

    Görünür olmak, dikkati çekmek. Örn: İlk gözüme çarpan köşe minderi ve üstündeki eski n

  94. Gözüne Diken Olmak

    Gözüne batmak. Örn: Hasene'yi odadan kovdunuz da şimdi gözünüze ben mi diken oldum? -H. R. G

  95. Gözüne Dizine Dursun

    Nankörlük eden birine Allah nankörlüğünün cezasını seni kör ve kötürüm ederek versin an

  96. Gözüne Hiçbir Şey Görünmemek

    Kendi derdi dolayısıyla hiçbir şeye değer vermemek.

  97. Gözüne Karasu İnmek

    1) karasu hastalığı yüzünden gözü görmez olmak 2) gelmesini çok istediği kimsenin uzun sü

  98. Gözüne Kestirmek

    1) başarabileceğini ummak 2) zevkine uygun bulmak, hoşlanmak. Örn: Dam olarak beni gözüne kes

  99. Gözüne Sokmak

    Bir kimsenin görmediği veya bulamadığı bir şeyi, ona sert bir tavırla göstermek.

  100. Gözüne Uyku Girmemek

    Uyuyamamak, uykusuz kalmak. Örn: Uykum kaçınca aklım bir şeye takılır ve o takıntıyı savu



Mesaj / Bildirim Gönderin