-
(birinin) Afyonunu Patlatmak
Argo kendi keyfine dalmış olan birini öfkelendirmek.
-
Çene Patlatmak
Karşı tarafa anlatabilmek veya kabul etmesini sağlamak için bir konu üzerinde uzun uzun konuşm
-
Espri Patlatmak
Konuşma sırasında, beklenilmedik anda, ortama uygun hoş, nükteli veya ilginç söz söylemek.
-
Haber Patlatmak
Çok önemli bir haberi ilk kez açıklamak. Örn: Bu haberi patlatacak olan gazete en az bir hafta
-
Kafa Patlatmak
Bir konu üzerinde pek çok düşünmek. Örn: Sen sabahtan akşama kadar rahat rahat oturuyorsun,
-
Kulakları Patlatmak
Gürültüyle rahatsız etmek. Örn: Kulakları patlatan bir ses bütün ormanı, bütün kuşları
-
Åžamar Patlatmak
Aniden güçlü bir tokat atmak. Örn: Sağ avucumun bir şamar patlatmak için nasıl kaşındığ
-
Taban Tepmek (patlatmak)
Uzun yol yürümek. Örn: Her akÅŸam gazete başına kırk para kazanmak için ÅŸehrin dört bir kÃ
-
Tokat Atmak (patlatmak)
1) el içi ile vurmak 2) argo dolandırmak.
-
Tuluat Patlatmak
(Argo) Doğaçtan oynamak.
-
Tulûat Patlatmak
(Tul.): Tulûat yapmak doğmaca oynamak.
Balonu Portakal Kabuğu ile Patlatmak. Çok şaşıracaksınız.