1) bir kimseye hizmet veya kulluk etmek 2) mec. kendi çıkarı için yasal veya ahlaki olmasa bile

Ağa para sıkıntısı içinde olup borç etse de uşak, bunu anlamaz ve bol harcamayı sürdürür

(Tadorna tadorna): Kazsılar (Anseriformes) takımının ördekgiller (Anatidae) familyasından bir

TV. Yan kuÅŸaklardan biri.

Başkalaşmış kayaçların en derin kuşağı.

Sinema Boş filmin alıcıda kullanılıp işlendikten sonra aldığı ad.

Sinema Bir evrilir filmin, kurgu eÅŸlemi ya da iÅŸ eÅŸlemine uydurulmak üzere kurgu iÅŸleminin gerÃ

Sinema/TV. Görüntüyle birlikte saptanan sesi taşıyan kuşak.

Sinema Tek kuÅŸak, renkli iÅŸlemlerde renkli negatiften saÄŸlanan tek kuÅŸak. (Bu kuÅŸak negatif ya

Azrail büyük küçük demez, eceli gelenin canını alır.

TV. PYY'de 622-960 MHz (0,48-0,31 m) arasında yer alan yinelenim kuşağı bu kuşağın 790 MHz'e

TV. ÇYY'de 41-68 MHz (7,32-4,40 m) arasında yer alan yinelenim kuşağı. (Bu kuşakta 2, 3, 4. ol

Tranzistorun ve öteki yarıiletken birleÅŸenlerin bulunmasından önce 1940'larin ortalarında gerÃ

Sinema Renkli film çeviriminde alıcı penceresi önünde aynı anda iki boş filmin kullanılması

Sinema Çift film gösteriminde kullanılan gösterici.

Sinema Çift film kullanabilen alıcı.

TV. Çok yüksek yinelenimlerin, televizyon yayını için bölündüğü kümeler. (Birinci ve üç

Üzerinde bulunan delikler düzeniyle verilerin gösterilebildiği kâğıt kuşak. Delikli kâğıt

Delikli kuşak üzerinde verilerin gösterimi için kullanılan düğüm.

Sinema/TV. Mıknatıslı ses kuşağının delikli olanı. (Genellikle ölçün mıknatıslı ses ku

Yerkabuğunun yapısal biçim değiştirmelerine elverişli, genel olarak uzun olan bir bölgesi.

Eşlik ikiliyle birlikte, üzerinde dokuz iz bulunan, demek ki sekizli damgalar biçiminde düğüml

TV. PYY'de 470 - 622 MHz (0,64 - 0,48 m) arasında yer alan, 21'den 40'a kadarki olukları taşıyan

Aerobik Gram negatif basillerin salgıladığı enzim veya kromozom aracılı çok sayıda beta-lakt

Morüstü kesimde ya da görünür bölgemde özdeciksel dolancallardan kaynaklanan izge.

Bir bireye göre daha yaşlı olan (baba, ana, amca vb.) bireylerin oluşturduğu kuşak.

TV. Bir aygıtın, zayıflatmadan geçirdiği yinelenimlerdeki kuşak.

Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, alabalıkgiller (Salmonidae) familyasından bir tür.

(Salmo shasta): Kemikli-balıklar (Teleostei) takımının alabalıkgiller (Salmonidae) familyasınd

TV. Bir aygıtın büyük ölçüde güçsüzleştirerek geçirdiği yinelenimlerdeki kuşak.

TV. Vericinin kapsadığı kuşak genişliğinden tutum sağlamak amacıyla, büyük bölümü kulla

Hollanda’dan köken alan, ırk özelliği olarak vücudunun orta kısmı omuzdan kalçaya kadar uza

TV. ÇYY'de 87,5-100 MHz (3,43-3,00 m) arasında yer alan yinelenim kuşağı (bazı ülkelerde 108

Tranzistor ve öteki yarıiletken birleşenlerden oluşan çevrimlerle gerçekleştirilmiş, FORTRAN

Birinci nesil sefalosporinlerin yapısını değiştirerek genellikle, 7-amino grubuna daha polar ra

Her iki yarmyuvarda dönencelerle eksenucu çemberleri arasında kalan geniÅŸ bölge (23° 27' - 66Â

(Yun. amphi: her iki neuron: sinir) Çok hücrelilerden (Metazoa), birincil ağızlılar (Protostomi

(Amphineura), (Yun. amphi = her iki yandan, Yun.neuron = sinir): Çokgözeli hayvanlardan birincil-a

Sinema/TV. Isılyoğruk saptamada kullanılan, polyester tabanlı, üzeri ince, saydam, iletken bir

Bir katıdaki eksiciklerin olası erke aralığı.

Başlangıç noktası, kristalin içinde olduğu düşünülen kristal eksenlerine göre, kuşak eks

Bir kuşakta, kenarları birbirine koşut yüzeylerin ortak doğrultuları.

Bir dalga süzgecinin, yalnızca belirli bir sıklık kuşağını geçirme özelliği.

Bir sıklık kuşağının sınır değerleri çıkarımının sıklık, açısal sıklık ya da dal

TV. Bir televizyon yayınında, verici yayınının kapsadığı yinelenim kuşağının eni.

Geniş kuşaklardan oluşan ve özdeciklerden kaynaklanan keskin kıyılı salım ya da soğurum izg

Bir kuşak izgesinde çizgilerin biriktiği sıklık kıyısı.

Bir değişkenin çeşitli seçeneklerine ilişkin gözlemlerin belli zaman aralığı içinde göst

(Mimarlık) Ağaç yapıların duvarlarında alt ve üst kirişler arasını bağlayan payanda, dire

Bugünkü iktisadi etkinliklerin yayılma etkilerinin uzun bir dönemde ortaya çıkması nedeniyle

İskoçya’dan köken alan, Galloway ırkıyla aynı kökenden gelen ve benzer özellikleri göstere

Sinema/TV. Döner sarmalı sestoplar gibi çalışan, ancak ondan farklı olarak, kuşağı hem ilet

Sinema Filmin zamk yerine yapıştırıcı kuşak (seloteyp) kullanılarak yapıştırılması.

Sinema Kuşaklı yapıştırmayı gerçekleştiren yapıştırma aygıtı.

Geleneklerin, kuşakları birbirlerine bağlayan özelliği, bk. gelenek boyutları, krş. gelenek,

TV. Mıknatıslı görüntü kuşağına alınmış bir izlencenin yayını.

Toprağın üst kısımlarından çözeltileri ya da asıltı durumunda gelen maddeleri almış olan

Genellikle 600", 1200" ya da 2400" uzunluğunda, 1 / 2" genişliğinde mıknatıslı bir kuşaktan o

Sinema/TV. Üzeri mıknatıslı katla örtülü, ses ya da görüntü saptamaya yarayan kuşak.

Mıknatıslı kuşak ortamına yazan vebu ortamdan okuyan, bilgisayar giriş-çıkış birimi.

Ses ve resim alınında kullanılan, yoğruk özdekten yapılmış ve üzerine demirmıknatıs tozu

Bir mıknatıssal yükselteçte çıktı deÄŸiÅŸimi oluÅŸturmayan, girdi ünlemi deÄŸiÅŸim aralığÄ

Grubenmann'a göre başkalaşmış kayaçların oluşturduğu orta kuşak.

Yer küresi üzerinde güney ve kuzeyde , 23°,5 ile 66°,5 lik enlem daireleri arasında kalan iki

Parlak sert tel elde etmede uygulanana benzer ve ayrıca yumuşaklık sağlayıcı yöntemle elde ed

TV. Pek yüksek yinelenimlerin, televizyon yayını için bölündüğü kümeler.

TV. Renkli mıknatıslı görüntü kuşağından, renkli film yayın aygıtında kullanılmak üzer

Oğlak ve Yengeç dönenceleri arasında kalan geniş bölge.

Yer küresi üzerinde eşleğin kuzey ve güneyindeki 23,5° lik iki daire arasında kalan bölge.

Deride dermiste yer alan herhangi bir patolojik değişimle normal epidermisi sınırlandıran kısm

Sinema 1. (Genellikle) Renkli filmde kullanılan, tek taban üzerinde üç duyarkat taşıyan boş f

TV. Taşıyıcı dalga ile iki yan kuşaktan oluşan bir dalga izgesinde, yan kuşaklardan yalnız b

TV. Bir kuşaktaki bütün olukları alabilecek yapıdaki dalgalık.

Sinema Bazı renkli film işlemlerinde kullanılan, üç ayrı taban üzerindeki üç ayrı özellik

Sinema Üç kuşak kullanılan renkli işlemlerde bu üç kuşağı aynı anda kullanılabilecek yap

Sinema Renkli sinemada üç kuşağa dayanan ve her biri birincil renklerden birini saptayan negatif

TV. ÇYY'de 174-230 MHz (1,72-1,30 m) arasında (Fransa'da 162 MHz'den başlar) yer alan yinelenim k

Daha ucuza, daha yüksek güvenilirlik sağlayan tümleşik çevrimlerden oluşan donanım olanaklar

Moleküllerinin 7-amino grubunda daha kopmleks radikaller içeren ve beta laktamazlara ikinci nesile

TV. Yan kuÅŸaklardan biri.

Grubenman'a göre, başkalaşmış kayaçların oluştuğu en üst kuşak.

Yer' in manyetik alanının Güneş tarafından fırlatılan yüklü ve kozmik parçacıkları yakal

Türkistan'da sesini çeşitli biçimde kullanarak öykü canlandırana verilen ad.

TV. Değiştirime uğramış bir taşıyıcı dalganın iki yanında yer alan yinelenimler kuşağı

Kiplenik radyo dalgalarında, taşıyıcı sıklığın iki yanındaki sıklık kuşaklarından her

Bir katıda hiçbir eksiciğin yerleşemediği erke kuşağı.

Eşlik ikiliyle birlikte üzerinde yedi iz bulunan, demek ki altılı damgalar biçiminde düğümle

Bir bireye göre daha genç olan bireylerin (oğul, yeğen vb.) oluşturduğu kuşak.

Gelişimin düzgülü bölümünden herhangi bir yönde uzaklaşan ana babalardan doğan çocukları

Kişi, yumuşak huylu görünen herkese aldanmamalı, daima tehlikeli bir durumla karşılaşabilece

Yumuşaklık özelliği olan.

Sinema/TV. Görüntünün karanlık bölümlerinden aydınlık bölümlerine geçişin keskin olmama

Sinema 1. Sinema salonunda gösterim sırasındaki aydınlatma. TV. 2. Televizyon izlenirken göz sa

GeviÅŸ getirenlerin ince bağırsaklarındaki Clostridium perfiringes tip DÂ’nin salgıladığı baÄ

Bileşiminde, en çok % 0,25 karbon bulunan çelik.

Sarı kese enfeksiyonu.

anat. Ağız boşluğunu yutak boşluğundan ayıran, hareketli ve sert damağın arkasındaki damak

Kalıtsal kollajen displazisi.

Doğum sırasında yavrunun içinden geçmek zorunda olduğu uterus, serviks, vajina ve vulvadan olu

Hayvanların eğitiminde gereken durumlarda uygulanan yumuşak eğitim biçimi.