-
Kapsularis
anat. Kapsüle ait, kapsülle ilgili olan
-
Kara Suları
Denizin alçak suları sınırının altında, düzensiz ve kara düzlükleri derinliğinden daha de
-
Ligamenta Ekstrakapsularia
anat. Eklem kapsülü içinde yer alan iç bağlar.
-
Yeraltı Suları
Geçirimli kayaç ve katmanlardan sızarak, yerçekiminin de etkisiyle yeraltına inen ve orada akar
-
Yüzey Suları
Yağmur sularının buğulaşarak yeniden havaya dönen ve sızarak yeraltına geçen bölümlerinde
Akdeniz, Karadeniz, Ege Denizi, Marmara Denizi. Türkiye’nin gölleri. Türkiye’nin akarsuları. Türkiye’nin barajları
Oknayunus ve denizler. Göller; doğal göller. Akarsular. Yer altı suları ve kaynakları
Ülkemizin doğusunda yer alan bölge kabaca üçgene benzer. Marmara ve Ege Bölgeleri hariç her bölge ile komşudur. Suriye hariç bütün doğu komşularımızla sınırı vardır.
Bölge yurdumuzun güneyinde, Akdeniz boyunca bir şerit halinde uzanır. Komşuları Ege, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgeleri, Suriye, Kıbrıs Adası ve Akdeniz ile komşudur.
Yeryüzünden sızan sular, yeraltında geçirimsiz bir tabakanın içerisindeki kayaların boşluk ve çatlaklarında tutulur. Bu suya yer altı suyu denir. Ülkemiz yer altı bakımından oldukça zengindir.
Akarsuların genel özellikleri: Akarsularımızın debisi yüksek değildir, Akarsularımızın akış hızı yüksektir, Akarsularımızın rejimi düzensizdir.
Türkiye toprakları üzerinde yüzyıllar boyu birlikte yaşamış değişik halklar Osmanlı Devleti’nin savaştan yenik çıkması sonrasında gerçek yüzlerini ortaya koyarak Türk komşularından intikam almaya kalkıştılar.
Akarsuların oluşturduğu yüzey şekilleri aşındırmadan ve biriktirmeden oluşan şekiller olmak üzere iki gruba ayrılır.
Yatak eğimleri fazladır. Bunun sonucunda; Akış hızları fazladır, Aşındırıcı etkileri fazladır, Enerji potansiyelleri yüksektir, Ulaşıma elverişli değillerdir, Rejimleri düzensizdir.
Antikçağ’dan beri şifalı suları ile tanınan ve o zaman da günümüzdeki gibi şifa bulmak isteyen ziyaretçilerini ağırlayan Hierapolis’te birçok hamam yapısı bulunur.
Nasreddin Hoca’yı çok cimri komşularından birisi yemeğe çağırmış. Sofraya oturmuşlar.
Hoca ikindi ezanını okumağa başlamış. O sırada bazı komşuları evlerinin önlerinde birbirleriyle konuşuyorlar, sanki ezan sesini duymuyor gibi davranıyorlarmış. Aslında O komşular camiye de pek sık gelmiyorlarmış.